Dolarda Yükseliş 11 Yılın Düzeltmesi mi?

Dolar son dokuz aylık sürede TL karşısında yüzde 22 yükselerek 2.23 seviyesine yükseldi. Bu yükselişin başladığı tarih geçen yıl nisan ayının sonları... Yani ABD 10 yıllık tahvil fiyatlarının yükselişe geçmeye hazırlandığı 22 Mayıs tarihinin hemen öncesi... ABD 10 yıllıkları Nisan 2013 tarihinde dip seviye olan yüzde 1.60 seviyelerinden yüzde 3'e kadar yükseldi.

Doların TL karşısında yükselmesinin diğer sebepleri ise, finans dünyasında kırılgan beşli olarak nitelenen Brezilya, Türkiye, Hindistan, Güney Afrika ve Endonezya gibi ülkelerin politik ve ekonomik risklerle karşı karşıya olması... Bu beş ülke arasında en kırılgan olanın Türkiye olduğu belirtiliyor. Sebebi ise yüksek cari açığı...

Diğer sebebi ise son 11 yıl boyunca dünyada gelişen finansal ortamın artık tersine dönmeye başlaması... Bilindiği üzere son 11 yıllık süre boyunca Batı ülkelerinin çöküşü, Doğu ülkelerinin parlaması şeklinde bir süreç yaşanmış, bugün kırılgan beşli olarak adlandıralan Türkiye, Brezilya, Hindistan, Güney Afrika ve Endonezya bu ortamdan sonuna kadar yararlanmış, bol yabancı sermaye girişi yaşamıştı.

Avrupa büyük bir ekonomik kriz yaşamaktayken "kriz bitti ve toparlanma başladı" gibi söylemler, 2013 ortasından itibaren hem ABD hem de Avrupa Birliği hisse senedi piyasalarında yankı bulmaya başladı. ABD ve Almanya borsaları tarihi rekor kıracak seviyelere yükseldi.

Türkiye son 11 yılda bir hayli değerli duruma gelmiş, başta dolar ve Euro olmak üzere Batı para birimlerinin değersiz olması ve politik ekonomik zayıflıkları TL'ye destek vermişti. "Dolar, TL karşısında çor pahalı mı?" yoksa "Yükseliş yeni mi başladı?" gibi soruların cevabını bulmak için politik belirsizliklerin ortadan kalkması gerekebilir. Dolayısıyla TL'deki her kaybı, politik bir oyun olarak görmemek gerekiyor. Politik belirsizlik olmasaydı şimdi böyle olmazdı diye düşünmek yanlış olabilir. Çünkü Türkiye ile aynı kırılgan grupta bulunan Güney Afrika para birimi, son bir yılda yarı yarıya değer kaybetti. Hem de hiçbir politik belirsizliği olmadığı halde... Dolayısıyla TL'deki yüzde 22'lik değer kaybını, 11 yılın bir düzeltmesi olarak görmek ve değer kaybının bir süre daha devam edebileceğini kabul etmek daha mantıklı...